
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası
Kurulu (PPK), siyaset faizi olan yedi gün vadeli repo ihale faiz oranını
deklare etti.
Merkez Bankası yüzde 9 olan siyaset faiz oranını yüzde
9’dan 50 baz puan düşürerek yüzde 8,5’e çekti.
Zelzele, faiz kararını etkiledi
Merkez Bankası’nın 25 Kasım 2022 tarihindeki toplantısından
bugüne siyaset faizi yüzde 9 olarak uygulanıyordu. Meydana getirilen anketlere katılan
ekonomistler, Kahramanmaraş merkezli depremden ilkin TCMB’nin bir süre daha faizi
yüzde 9’da durağan(durgun) tutmasına odaklanmışken, depremin ekonomiye ihtimaller içinde tesiri
düşünülerek ekonomiye etkilerini sınırlamak amacıyla düşüş sonucu vermesi bekleniyordu.
“Bu ölçülü indirim zelzele sonrası lüzumlu toparlanmayı desteklemek için
kafi”
TCMB açıklamasında, kurulun bu ölçülü indirim sonrası para
politikası duruşunun zelzele sonrası lüzumlu toparlanmayı desteklemek için
kafi olduğu görüşünde bulunduğunu altını çizdi.
“Enflasyon üstündeki tesirleri izlenecek”
Enflasyonun seviyesi ve eğiliminde iyileşmeler
görülmeye başlanırken, depremin yol açmış olduğu arz-talep dengesizliklerinin
enflasyon üstündeki tesirleri yakından izleneceğine vurgu yapılmış oldu.
Uygun finansal koşulların oluşmasını öncelikli
Ek olarak kurul, yaşanmış olan felaketin
etkilerinin en düşük seviyelere indirilmesi ve lüzumlu dönüşümün desteklenmesi
amacıyla uygun finansal koşulların oluşmasını önceliklendireceğini de belirtti.

Enflasyonu düşürmek için emekler ve Liralaşma Stratejisi devam
edecek
TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda
kalıcı düşüşe işaret eden kuvvetli göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5
hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam
edeceğini, fiyat istikrarının kalıcı ve sürdürülebilir bir halde
kurumsallaşması için Liralaşma Stratejisi’ni tüm unsurlarıyla uygulayacağını
yineledi.
TCMB, faiz kararının arkasından kararın gerekçesini şu şekilde yayınladı:
Asrın felaketi öncesindeki öncü göstergeler 2023 yılının ilk çeyreğinde iç talebin dış öğrenci kıyasla daha canlı olduğuna ve gelişme eğiliminde artışa işaret etmekteydi. Depremin üretim, tüketim, istihdam ve beklentiler üstündeki tesirleri kapsamlı bir halde değerlendirilmektedir. Depremin yakın vadede ekonomik aktiviteyi etkilemesi beklenmekle beraber orta vadede Türkiye ekonomisinin performansı üstünde kalıcı bir etkide bulunmayacağı öngörülmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin oranı artarken, turizmin cari işlemler dengesine beklentileri aşan kuvvetli katkısı senenin tüm aylarına yayılarak devam etmektedir. Bunun yanında, iç tüketim talebi, enerji fiyatlarındaki yüksek düzey ve ana ihracat pazarlarındaki zayıf tutumsal etkinlik cari denge üstündeki riskleri canlı tutmaktadır. Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için ehemmiyet arz etmektedir. Kredilerin gelişme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde tutumsal etkinlik ile buluşması yakından takip edilmektedir. Kurul, 2023 Yılı Para Politikası ve Liralaşma metninde belirttiği suretiyle, parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini destekleyecek araçlarını kararlılıkla kullanmaya devam edecek ve fonlama kanalları başta olmak suretiyle tüm siyaset vasıta setini liralaşma hedefleriyle uyumlu hale getirecektir. Kurul, yaşanmış olan felaketin etkilerinin en düşük seviyelere indirilmesi ve lüzumlu dönüşümün desteklenmesi amacıyla uygun finansal koşulların oluşmasını önceliklendirecektir.