Mahmutyazıcıoğlu cinayetiyle ilgili tutuklanan Ali Yasak, ifadesinde kardeşi Kadir’e sövgü ve hakaret edildiğini öne sürerek “Aniden tabanca patladı, döndüğümde Kadir’in elinde tabanca gördüm” dedi.
Sunucu Ece Erken’in eşi ve eski Beşiktaş yöneticilerinden Şafak Mahmutyazıcıoğlu, 27 Ocak gecesi Bakırköy’deki balık restoranında silahlı saldırıya uğrayarak yaşamını kaybetmişti.
Cinayetin arkasından vakaya karıştığı belirlenen 17 kişiden; Abdulkadir K., Ali Yasak, Burak O., Fatih K., Gökhan K., Kadir Yasak, Kerem Ö. ve Uğur Can B., tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
Bugün ise tutuklu şahıslardan önde gelen Ali Yasak’ın ifadesi ortaya çıktı.
“‘BİR SORUN VARSA SAKİNCE ÇÖZELİM’ DEDİM”
Sanık Ali Yasak, ifadesinde vaka günü kardeşi Kadir Yasak ile buluşacağını anlatarak şunları söylemiş oldu:
“Seccad Y. bana kardeşimin balıkçıda oturduğunu, birileriyle konuştuğunu ve sorun olabileceğini söyleyerek ‘git bir bak’ dedi. Ben içeri girdim, kardeşimin olduğu masaya oturdum. Masada Şafak Mahmutyazıcıoğlu, kardeşim, ondan sonra medyadan öğrendiğim Serkan D. vardı. Kendimi tanıttım. Şafak’a Kadir’in ağabeyi olduğumu söyledim. Aralarında hararetli bir konuşma vardı. Ben mevzuya vakıf değildim araya girdim. Kendisine Şafak Abi olarak hitap ettim. Aranızda bir problem var ise sakince çözelim dedim.
“KARDEŞİME HAKARETLER EDİP PARMAK SALLADI”
Görüşmede Şafak Kadir’e hakaretler ediyordu. Ben son olarak duyduğum kadarıyla Kadir Şafak’a hitaben ‘Şafak Abi sen benim arkamdan bu şekilde bu şekilde sövgü mü ediyorsun, ailemize varacak kadar’ şeklinde hitaplarda bulunmuş oldu. Bunun üstüne Şafak daha şiddetli konuşmaya başladı ve Kadir’e sesini yükseltmeye, ağır hakaretler ile küfretmeye başladı. Her ne kadar araya girmeye çalışsam da ilk anda başarı göstermiş olamadım. Şafak’ın Kadir’e küfrederek parmak salladığını gördüm. O arada Kadir, Şafak’a ‘bana hakaret, küfretme’ dedi.
“ARAYA GİRMEK İSTERKEN SİLAH PATLADI, KADİR’İN ELİNDE SİLAH GÖRDÜM”
Ondan sonrasında Şafak ayağa kalkıp Kadir’in üzerine saldıracak şeklinde gittiğinde ben hala iki tarafı sakinleştirmeye çalışıyordum. Kadir’i elimle dur işareti yaparak aralarına girdim. İkisi içinde masa vardı. Ben Şafak’ı tutmaya çalıştığım esnada tabanca patladı ve döndüğümde Kadir’in elinde tabanca gördüm. Şafak vuruldu ve yere düştü. Kadir ilk anda bir el ateş etti. Ondan sonra Şafak yerdeyken başka bir şahsa daha bir el ateş ettiğini gördüm.”
“KİLOSUNDAN DOLAYI DIŞARI SÜRÜKLEYEREK ÇIKARMAYA ÇALIŞTIM”
Sanık Ali Yasak, yaralı Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nu dışarı çıkarıp ambulans çağırmak istediğini söyleyerek “Şafak şişman olduğundan taşıyamadım ve sürükleyerek dışarıya çıkarmaya çalıştım. Buradaki hedefim, ilk olarak Kadir ile Şafak’ı birbirinden uzaklaştırmak, dışarıya çıkardıktan sonrasında vale kulübesine haber verip, Şafak için 20-30 metre ileride bulunan taksi durağından vasıta çağırmalarını istememdi.
“DAHA ÖNCE BÖYLE BİR ÇATIŞMA İÇERİSİNDE BULUNMADIM”
Ondan sonra Kadir, Şafak’ı dışarıya çıkaracağım kapının oraya gelmiş olarak rasgele 2 el daha ateş etti. Bu mermilerden biri bana da gelebilirdi. Hayatımda daha ilkin hiçbir çatışmanın içinde bulunmadım. İnsanlar ambulansı aramaya başlayınca Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nu çekmeyi tam kapının önünde bırakıp Kadir ile beraber oradan uzaklaştım. Ben silahı Kadir’den aldım ve oradan birlikte uzaklaştık. Ondan sonra Kadir ile vaka gecesi Yeşilyurt civarında sokaklarda gezdik.” ifadelerini kullandı.
“SOSYAL MEDYADAN ÖLDÜĞÜNÜ DUYDUM, SİLAHI SAKLADIM”
Sabah saatlerinde arkadaşı Batuhan’ı aradığını söyleyen sanık Ali Yasak, ifadesine şu sözlerle devam etti:
“Batuhan A.’yı aradım ve ‘dün gece Kadir bazı vakalar yapmış oldu, kavga etti, işe gitmediysen gel beni dondurmacının ilerisinden al’ dedim. Batuhan gelmiş olarak beni aldı. Batuhan’ın Yeşilköy Mahallesi’nde bulunan sadece tam adresini bilmediğim evine gittik. Kadir bu esnada halen sokaklarda geziyordu. Ondan sonra medyadan mevzuyu duydum ve Şafak’ın vefat ettiğini öğrendim. Vaka silahı bendeydi. Ben Batuhan’a kendimi fena hissettiğimi ve hava almak istediğimi söyledim, o da bana daima kedileri beslediğini, kendisiyle dışarıya çıkabileceğini söylemiş oldu.
Kedi maması alarak Batuhan ile dışarıya çıkarak sahile gittik. Bana silahı gömmek için boş poşet lazımdı. Sadece Batuhan’ın haberi olmadığı için ben Batuhan’a tüm kedileri beslettim ve boş mama poşetini alıp, kayalıklara doğru ilerledim. Silahı belimden çıkartıp, poşete koyup kayalıkların içinde gömdüm. Batuhan’ın bundan haberi yoktu. Yakalandığım gün kendi rızamla kimse benden bir şey talep etmeden bu silahı kendim teslim ettim.
“MEDYA BASKISI AZALINCA TESLİM OLACAKTIM YAKALANDIM”
Ondan sonra Batuhan’ın yine evine döndük. Mehmet Sedat S.’yi aradım, vakası anlatmadan gidip Kadir’i dondurmacının çevresinden almasını söyledim ve Batuhan’ın evine beraber gelmelerini söyledim. Bu bizim sık sık yaptığımız aktivitelerden biridir. Ondan sonra Mehmet Sedat S. ve Kadir geldiler. Batuhan’ın 16.00 şeklinde toplantısı olduğundan çıkması gerekiyordu. O yüzden Kadir ile ben, Mehmet’in Büyükçekmece’deki tam olarak adresini hatırlamadığım evine gitmek istediğimizi ve aç olduğumuzu belirttim. Bu ana kadar halen Mehmet’in haberi yoktu. Ondan sonra Kadir’i bu eve bırakıp alışveriş yapmak için Mehmet ile çıktık. Sonrasında eve dönerek yiyecek yaptık. Akşam saat 19.00-20.00 şeklinde Abdülkadir’i, Mehmet Sedat’ın telefonunda arayarak çağırdık, şu sebeple benim üzerimde telefon yoktu. Telefonu vaka gecesi sabahında Batuhan’ın evinde unutmuştum.
Abdülkadir geldi. Sedat’ın evinde sıkıldık, daraldık. Gürpınar Konakları’na Sedat, ben, Abdülkadir ve Kadir ile beraber Abdülkadir’in akrabası olan daha ilkin asla tanımadığım Mehmet A.’nın evine gittik. Bu aşamaya kadar halen Sedat ve Abdülkadir vakası bilmiyordu. Mehmet A., Abdülkadir K. ve Sedat öğlen 11.00-12.00 şeklinde evi terk ettiler. Biz Kadir ile yalnız kaldık. Biz vakası söylemedik sadece bu evde istenmediğimizi hissetmiştik. Bir ihtimal bu esnada vakası öğrenmiş olabilirler sadece ben hiçbir şey söylemedim. Açıkçası vaka ile ilgili bilgilerinin olabileceğini düşünmüyordum. İşleri olması sebebiyle evden çıkmışlardı. Evdeyken onlar çıkmadan ilkin kavga ettiğimi ve başımın belada bulunduğunu söylemiştim. Sonrasında polisler bizi elde etti. Aslına bakarsan ben bigün sonrasında teslim olacaktım. Teslim olmamamdaki sebep daha ilkin bu şekilde bir durumda bulunmadım, ne yapacağımız bilemedim. Medya baskısından dolayı ürktüm, birazcık zaman geçirip medya baskısı azalınca teslim olmak istemiştim.”